Subscribe Us

Nemrud Antiochos'un Kutsal Kanunları

Zeus heykelinin arkasında N O M O [ (Nomos) Burada Antiochos'un Kutsal Kanunları başlar. Nemrud'un kült yazıtı Antiochos'un vasiyetnamesi olarak görülebilir. Antiochos insanları yönlendirmek amacıyla Nomos'u başlatmıştır. (*) Antiochos, belki de eğitiminin bir parçası olarak, gençliğinde atalarından Büyük İskender'in İndus Irmağı'nın kıyısında kurduğu Buchepala ve Alexandra gibi bazı şehirlere uzun yolcuklar yapmıştı. Bu gezileri sırasında Buda felsefesini tanımış ve onun kutsal kanunlarından esinlenerek kendi kült yazısını (Nomos) geliştirmiş olabilir. Sebebi ne olursa olsun, tüm Kommagene tapınaklarına Nomoslar kazınmıştır. Nemrud Dağı'nda da Nomoslar dev heykellerin arkasına yazılmıştır. Antiochos Nomoslarda halkına nasıl ve ne zaman tanrıların onura sahip olduklarını söyler. "Bu Nomos benim tarafından ilan edildi ancak kanunları yapan tanrıların gücüdür" demektedir. "Kommageneliler ve yabancılar, krallar, hükümdarlar, özgür insanlar, köleler ve insanlığı oluşturan tüm insanlar sadece doğumları ya da kaderleriyle farklılaşırlar" derken yaptığı kanunların amacını belli etmiştir. Antiochos herkesin bu kanunlara göre davranmasının ve gelecek nesillerin de bunu devam ettirmeleri gerektiğini "sonsuz zamanlarda bu toprakların sahibi olacak gelecek nesiller de bu kutsal kanunlara uysunlar" sözleriyle belirtmiştir. Antiochos'un gelecek nesillere seslenmesi dikkate değerdir zira o kendinden ve halkından sonra aynı topraklarda başka insanların yaşayacağının bilincindedir. Ne kadar mütevazı ve ne kadar bilgece! Nemrud'taki Nomosta yaşamının sonu için hazırladığı vasiyetnameyi okuyabiliyoruz: "Saf ve adil olmanın sadece en hakiki mülkümüz olmakla kalmayıp aynı zamanda duyabileceğimiz en derin sevinç olduğu kanaatine vardım." "Bu kanaat beni başarı kazanmamı ve onu hayırlı yönde kullanmamı sağladı. Yaşamım boyunca beni tebamın önünde tanrılara olan saygısı en güçlü silahı olan bir insan kıldı...İşte bunun sayesinde, beklentilerin tersine, ve tüm tehlikelere rağmen, tahmin edilemeyeni başardım ve nice senelerimi mutluluk içinde geçirdim." Tarihsel gerçekler de Antiochos'un sözlerini doğrular. Kommagene batıda Roma, doğuda da Part tehlikesine açık bir bölgede kurulmuş küçük bir krallıktı. Antiochos'un hükümdarlığı altında Kommagene bu iki gücün amansız saldırılarına rağmen yıllarca bağımsızlığını koruduğu gibi en bayındır dönemini de ulaşmayı başarmıştır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar