Subscribe Us

Nemrut Dağı Kommagene



Yöre halkı tarafından belli her taraftan görülebildiğinden belli olan dağ olarak anılan Nemrut Dağı Alman Generalfeldmareşal Kont Helmut von Moltke tarafından 1938 yılından beri bir nirengi noktası olarak biliniyordu. Yüzyıllardan beri en uzak noktadan bile gelenleri selamlayan Nemrut Dağındaki anıtlar Karl Sester adında bir Alman aşçı tarafından İstanbul Alman Konsolosuna yazdığı bir mektup ve daha sonrada bu mektubun o dönemdeki adıyla Alman ArkeolojiEnstitüsü genel sekreteri Alexsander Conzenin eline geçmesi ile gün ışığına çıkmıştır. 1880'li yıllarda bin bir gece masalalrıyla antik Doğu medenşyetlerine hücum eden maceraperestler olmasaydı Avrupanın böyle muhteşem müzeler yapılamazdı.O dönemde şansını Mısır Anadolu ve Mezopotamyadan çıkacak tarihi eserlere bel bağlayan birçok maceraperest vardı.Karl Sester nasıl olduysa Diyarbakır'a yol yapımı firmasında başmühendis olarak atanır ve "Beko" adında birisinden Nemrut dağını duyar ve bir gezi yapar.Berlin Prusya Kraliyet Akademisi 1882 yılında Otto Puchstein ve Karl Sester'i Nemrut Dağına keşif için gönderir.Bu gezi Nemrut dağının tanınmasına ön ayak olmuştur.M.S 72 yılında Nemrut dağı son Kommagene savaşından sonra doğanın ıssızlığına bırakılmışken yaklaşık 1800 yıl boyunca sadece çobanlar ve yerli göçerler tarafından biliniyordu.Kommagene'nin bu sessizliği Otto Puchtein'in Nemrut dağında tahtların arkasında bulunan yazıyı kayda alıp Almanya da yayınlamasıyla bitmiştir. Puchtein metni kopya ederken birden kendisine şahsen hitap edildiğini fark edince ne gibi garip duygulara kapılmıştır kimbilir. "Gördüğün gibi gerçekten tanrılara layık bu heykelleri ben diktirdim: Zeus-Oromasdes'in,Apollon-Mithras-Helios-Hermes'in,Artagnes-Herakles-Ares'in heykellerini ve vatanım sembolü olarak herşeyi besleyen Kommagenenin bir suretini aynı taştan yontulmuş olarak ve onunla birlikte tahtta oturur şekilde kendi şahsımın bir suretini de duyan tanrıların yanına diktirdim. Böylece yüce tanrıların en eski çağlardan kalma heybetini benim genç yüzümün aynı yaşta yol arkadaşı yaptım. Kommagene krallığının bu keşfiyle birlikte özellikle Almanya'da büyük ilgi ve hayranlık uyandıran Nemrut dağı daha sonraki dönemlerde Osman Hamdi Bey, Karl Humann, Terasa Goel, F.K Dörner, Sencer Şahin ve diğer bazı araştırmacılar tarafından Nemrut dapı ve Kommagene krallığı anıtları üzerinde çalışmalar devam etmiştir...

Yorum Gönder

0 Yorumlar